
Recep Çalı
SEÇİLME HAKKIMIZI DA KULLANALIM!..
Hızla 2019 yerel seçimlerine doğru yol alıyoruz. Cumhuriyet tarihinin en büyük özelleştirmelerini yapmakla övünen ama ülkemin özelleştirmelere rağmen Cumhuriyet tarihinin en büyük borcuna sahip olduğunu saklayan 16 yıllık iktidar ile karşı karşıyayız. Son günlerde haberlerde bolca gördüğümüz bazı hastalıklara ait ilaçlarının SGK tarafından karşılanmaması yürek dağlamaktadır. Sağlık reformu adı altında gerek devlet gerekse özel hastanelerin eli vatandaşın cebine sokulmuştur. Bu ve benzeri sosyal devlet anlayışını yaralayan uygulamalar çoğalmıştır. Ayrıca enflasyonun hızla artışı ve çalışanların dahi pek çoğunun gelirinin yoksulluk sınırının altında kalışı nedeniyle Ak parti iktidarı artık yerel yönetimler başta olmak üzere tarihin sarı sayfalarında kalmacasına yaşanacak gidişin başındadır.
Artık iktidar geri dönüşü olmayan yola girmiştir.
Ekonomik veriler yıllardır yapılan makyaja rağmen sırıtmakta ve can yakmaktadır. Cari açığımız milli gelirin %6’sını aşmıştır. Yıl içinde ödemek zorunda olduğumuz borç miktarı ise tahminlerin çok üstüne tırmanmaktadır. İşte bu nedenle de sanıyorum ki, para sahipleri vadettiğimiz faizi ödemeyi daha uzun süre sürdüremeyeceğimizi düşünmüş olmamalılar ki, ülkemize para girişi durduğu gibi para çıkışından söz eder hale gelmiş bulunmaktayız. Yeniden ve tehlikeli bir şekilde sıcak paraya göz kırpmak ve kucak açmak için faiz artışı yapılmış ve bu artışın sürdürülmek zorunda kalınacağı sinyalleri gelmektedir. Acaba faiz lobisi ile halkım aleyhine bir uzlaşma mı gelişti?
Ayrıca gençlerimizin başı çektiği aydınlık yüzlü ve geleceğinden endişeli halkımızın yeter artık, yaşamıma, özgürlüklerime ve Cumhuriyetin kazanımlarına dokunamazsın anlamlı direnişlerinden de yara almakta olan iktidar, sıcak paraya sarılacak, faiz lobisi ile kol kola girecek gibi. Sanıyorum bu konuda pek çoğumuzun karamsar fikirleri var.
Öyleyse şimdi hatırlayalım;
Yürürlükteki T.C. Anayasasının Siyasî Haklar ve Ödevlerini içeren Dördüncü Bölümün, Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları başlıklı 167’nci maddesi 1’inci fıkrasına göre “Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak, seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasî parti içinde siyasî faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir.”
Yani siyasi faaliyette bulunma ve seçme hakkı kadar seçilme hakkımızda var biliyorsunuz değil mi?
Hepimiz bileşik kaplar metodunu yani boşaltılan her alanın doldurulacağını biliriz. Beğenmesek bile seçimlerde önümüze konulan adayları oyladık ve çoğu zamanda söylendik. Böyle Başkan, böyle vekil diye başlayan cümleler kurduk.
Bunun en önemli nedeni bence bugüne kadar bizler hep seçme hakkımızı kullandık. Zaman zaman kızıp bu hakkımızdan vazgeçtiğimizde olmuştur ama genel olarak seçme hakkımızı kullandık. Siyaset bize göre değil veya benzeri nitelemelerle kendimizi öylesine sınırladık ki, seçilme hakkı diye bir hakkımız olduğunu bile unuttuk. Ama seçtiklerimizden şikâyeti unutmadık, unutamadık.
Öyleyse ben derim ki;
Bizler bugüne kadar seçme hakkımızı kullananlar olarak, başta kadınlarımız ve gençlerimiz olmak üzere Atatürk’ün “Türkler demokrat, hür ve sorumluluk sahibi vatandaşlardır.”Sözünü unutmadan, hak ettiğimize ve başarabileceğimize inandığımız alanlarda seçilme hakkımızı kullanmaya talip olalım. ARTIK SEÇİLME HAKKIMIZI KULLANMA ZAMANI.
Tüm adaylara başarılar, halkıma seveceği yerel yöneticiler dileği ile saygılarımı sunuyorum.
Recep Çalı- İnşaat Mühendisi
Okunma Sayısı : 1215
